SENİ UZUN UZUN ANDIM AĞLADIM
Aklımda hep bir soru
Gitmek mi zor; yoksa kalmak mı diye
Gidipte günahları sırta yüklemek mi diye
Yoksa kalıpta çaresizliğin tozlu raflarında yer almak mı söyle
Dün seni uzun uzun andım ağladım
Sana bir söz söylemiştim;
Allah o iki lafı söyletmesin, aşk acısı çekenlere benzetmesin demiştim
Şimdi o gerçek oldu, bitti dediğin zaman geldi beni buldu
Kaybolan anılar beni boğup bende kaldı
Dün seni uzun uzun andım ağladım
Her şey ağlamak kadar kolay olsaydı
Sevda iki damla gözyaşına satılsaydı
Aşklar kolayca unutulup bir köşeye atılsaydı
Buruşturulup çöp kovasına atılan çöpten ne farkı kalırdı
Dün hatıralara sarılıp uzun uzun andım ağladım
Ya sen sevmeyi bilmiyorsun
Ya da sana göre sevgiyi bir filmin aşk sahnesi zannediyorsun
Işığın ardındaki karanlığı görmüyorsun
Sen gideli bülbüller değil baykuşlar ötüyor biliyor musun?
Sana değil, akıttığın gözyaşlarına sarılıp uzun uzun andım ağladım
Giderken doğan güneşimi alıp götürdün habersizce
Karanlık girdaplara teslim ettin beni ellerinle
Yaşarken ölümü tattırdın birde
Dün seni uzun uzun andım ağladım
Boş kadehlerde seni aradım
Kuşluk zamanı Allaha yalvardım
Aşk acısına dayanamadım
Ellerinle attın beni şimdi kor ateşlere
Dün seni aradım attığın ateşlerde uzun uzun andım ağladım
Dün seni bir gezdiğimiz sokaklarda
Birde gecenin mahreminde
Yetmedi ruhumun derinliklerinde aradım
Dün seni aradım kaldım uzun uzun andım ağladım
Senden uzak kalalı on onbeş gün oldu
Ömrümün baharı kışa mahkûm oldu
Saatler o ana takılıp durdu
O ana bakıp seni uzun uzun andım ağladım
ZÜLKÜF KILIŞÇI